Kahve Çekirdeğine Yolculuk

Kimin aklına gelir her sabah içmeden kendimize gelemediğimiz kahvenin Etiyopya’da bir çobanın keçilerindeki değişimi farketmesiyle ortaya çıkacağını. Şaşırdınız değil mi? Kahvenin hikayesi günümüz Etiyopya’sı zamanının Habeşistan topraklarında keçilerini otlatan bir çobanın keçilerindeki uykusuzluk, uyarılmış bir enerji halini farketmesiyle başlar. Kaldi, keçilerin kahve ağaçlarındaki meyveleri yedikten sonra böyle canlanmalarını sufi dervişlere anlatır. Dervişler anlam veremez ve kahve çekirdeklerini ateşe atarlar. İşte lezzetin sırrının da kavrulmaya başlayan kahve çekirdeklerinin eşsiz aromasında olduğundan habersizlerdir. Kaffa bölgesinde bulunmasıyla zaman içinde evrilip “kahve” kelimesini almıştır.

3. Dalga Kahve Yolculuğu

Şimdilerde 3. dalga kahve akımına kapılmış gidiyoruz. Nedir bu 3. dalga kahve? Öncelikle birinci akımdan bahsedersek toplu tüketimi esas alan, her evde bulunan, lezzetiyle değil varlığıyla ilgilenilen bir akımdır. İkinci dalga akımı daha çok granül kahvelerden oluşan, birincisine göre kalitesi artmış ve markalaşan tüketim zincirinin halkalarını oluşuturmuştur. Geldik 3. dalga kahve akımına bu işin hazzını yaşayabileceğiniz, kalitesinden, lezzetinden asla ödün vermeyen, bilinçli kahve tüketimininin nasıl olacağını öğrendiğimiz akıma. Kahve çekirdeklerinin baharatlı, tütsülü vb. aromalarını kaybetmeden korumayı ve çeşitli demleme teknikleriyle bunları ön plana çıkarmayı başardığımız dönemdeyiz. Chemex, Hario V60, Aeropress ve Syphon demleme teknikleri başımızın tacı oluverdi.

Aromalarıyla Kahve Şöleni

Her çekirdeğin yetiştiği bölgeye göre farklı aromaya sahip olması adeta lezzet şöleni oluşturuyor. Endonezya kahvesi zengin ve topraksı aromasıyla, Guatemala kahvesi meyvemsi veya çikolatamsı aromasıyla, Brezilya kahvesi ise tatlımsı aromasıyla birbirinden farklı lezzet arayanlara alternatif oluşturuyor. Yemen, Vietnam, Kolombiya’da kahve kültürünün oluşmasında elverişli toprak ve engebeli arazileriyle kahve sektörünün öncülerinden olmuşlardır.

Kahveyi meyvesinde, dalında görmeyi kim istemez ki? Her gün çeşitlerini tükettiğimiz, antioksidan etkisi bulunan, enerjimizi tazeleyen, uykusuz gecelerimizin sabahına yegane dost… Bugüne kadar kitaplarımızın yanında fotoğraflanmak için kaç fincan kahve yer aldı kim bilir? Artık vazgeçilmezimiz kahveyi yerinde görmenin, şehrin kokusuyla harmanlanmış atmosferi yaşamanın zamanıdır. Dünya kahve üretiminde lider olan Brezilya her yıl kahve kültürünü yerinde yaşamak isteyen kahveseverleri ağırlamaya devam ediyor.

Kahve Festivaline

Brezilya’ya gidemem izin günlerim kalmadı, pasaport, vize uğraşmayayım daha yakınlarda bu lezzeti keşfedemez miyim ki diye düşünenlere çok güzel bir haberimiz var! 21-24 Eylül İstanbul Coffee Festivali tüm kahveserleri 3. kez ağırlayacak. Festivalde neler mi var? Yok yok… Dünyanın farklı bölgelerinden gelen kahveler, yerli ve yabancı baristaların showları, butik kahve dükkanlarının özel lezzetleri, demleme barları, coffee art, tadım workshopları ve doyasıya müzik, eğlence…

Bunlara da göz atın...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir