Şimdi Bozcaada’da Olmak Vardı…
Bozcaada, yüzyıllardır Çanakkale Boğazı’ndaki varlığını kendi halinde sürdürürken sosyal medyanın tellallık özelliği ile son yıllarda adından oldukça söz ettirir oldu… Instagram’da dolaşırken Ayazma Plajı’nda yüzenleri, Polente Burnu’nda gün batımının tadını çıkaranları, envai çeşit kahvaltılıklar ile süslenmiş sofraları ya da huzuru küçük ekranlardan bile belli olan ada sokaklarını görüp iç geçirmeyen yoktur herhalde. O zaman, şimdi gelin hep birlikte deniz ve huzur kokan Bozcaada’yı biraz daha yakından tanıyalım…
Adaya dair ilk olarak, stratejik bir konuma sahip olması sebebiyle geçmişten bugüne oldukça önemli bir bölge olduğunu vurgulamalıyız. Bozcaada’ya sahip olmak için Cenevizliler ile Venediklilerin rekabete girmiş olduğu kıyasıya rekabet bunu kanıtlar nitelikte zaten… Ada geçmişte Persler, Yunanlılar, Bizanslılar, Osmanlılar hakimiyetinde bulunmuş ve sonunda 24 Temmuz 1923’te imzalanan Lozan Antlaşması ile Türkiye Cumhuriyeti topraklarına dahil olmuş. İyi ki de olmuş ama! :)
Bozcaada, ülkemizin 3. büyük adası olma özelliğine sahipken aynı şeyi yerleşim yeri açısından söylemek pek mümkün değildir. Yani Bozcaada’yı keşfe çıkıp her yeri rahat rahat gezmek istediğinizde turu iki günde tamamlayabilirsiniz. Buradan “Bozcaada’da görülecek bir şey yok.” anlamı çıkmasın tabii. Aksine Bozcaada pek çok güzelliğe sahip, az ama öz güzelliğe… Adanın havasını bir kez soluduktan ve gün doğumu ya da gün batımına şahit olduktan sonra bize hak vereceksiniz.
Bozcaada’da Gezilecek Yerler
Peki, “Bozcaada’da görülecek yerler nelerdir?” sorusuna cevap vermek gerekirse; feribottan inerken ada misafirlerini karşılayan Bozcaada Kalesi görülmesi gereken yerlerdendir. Yukarıda bahsettiğimiz konumu sebebiyle korunma ihtiyacı duyulduğu için inşa edilen kalenin ilk kimler tarafından yapıldığı bilinmese de Osmanlı döneminde son şeklini aldığı kayıtlarda görülmektedir. Kaleyi 10:00 – 20:00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.
Adanın en yüksek noktası olan Göztepe ise görülmeye değer yerler arasında… Bozcaada’yı kuş bakışı görebileceğiniz Göztepe merkezden yarım saatlik yürüyüş mesafesinde… Araba ile de gidebileceğiniz Göztepe’de güneşin batışını izlerken büyülenmeye hazır olun!
Gün batımı demişken, adanın en popüler seyir noktası olan Polente Burnu da gün sonunu getirebileceğiniz yerler arasında… Adanın batı ucunda yer alan Polente Burnu ziyaretçilerine sessiz sakin uzanan Ege Denizi, heybetli duruşları ile gözünüzü alamayacağınız rüzgar gülleri ve terkedilmiş bir deniz feneri sunuyor. Burnunuza çalan yabani kekik kokuları, yüzünüzü okşayan ipeksi ada rüzgarı ve gözünüzün görebileceği en muhteşem gün batımı ise buranın bonusu! Bozcaada’nın olmazsa olmazlarından olan şarap fabrikaları ile Ayazma Manastırı da görülecek yerler arasında…
Bozcaada’nın bütün bu güzellikleri ile tanışmak ve adada zaman geçirmek için kalacak yer bulmak gerekiyor tabi… Bu konuda da adaya has Bozcaada otelleri dikkat çekiyor. Her bütçeye uygun konaklamanın mevcut olduğu adada konukevi, otel, pansiyon, müstakil ev ya da apartta konaklayabilirsiniz. Ancak Bozcaada’yı tatilinizin her anında hissetmek isterseniz tercihinizi bağ pansiyonlarından yana kullanmalısınız. Merkezden biraz uzakta yer alan bağ evleri üzüm bağlarının içinde yer aldığı için misafirlerine yüzde yüz huzur sunuyor desek yanlış olmaz…
Bozcaada’ya dair söylenecek güzellemeler bitmez ama biz son olarak adanın yemek kültüründen bahsetmek istiyoruz. Feribottan iner inmez hissedeceğiniz o ehli keyif hava sofralarda da hakim… Bozcaada’da kahvaltıdan, atıştırmalıklara kadar karşınıza çıkan hemen her şey tamamen organik! Ada tarlalarından, bahçelerinden toplanan mahsüller misafirlere büyük bir özenle ve taze taze sunuluyor. Çeşit çeşit mezeler, her biri tazecik olan deniz ürünleri ile baş döndürücü bir yemek kültürü olan adada farklı lezzetler tatmaya hazır olun deriz!
Yapmadan Dönmeyin!
- Mayıs ayında gittiyseniz kendinizi gelincik tarlasının içine atmadan,
- Gelincik şerbeti ve likörü içmeden,
- Vişneli yaprak sarma, yeşil elmalı semizotu, kabak çiçeği dolması ve damla sakızlı enginar yemeden,
- Akvaryum Koyu’nda denize girmeden,
- Ada sokaklarında kaybolmadan dönmeyin!
