İki Gezgin Roma maceralarının ikinci bölümüyle karşınızda. Maceralarına ortak olan dünya tatlısı oğullarıyla yaptıkları yolculukların, çocukla tatile çıkmak isteyenlere feyz olması dileğiyle.
1. PANTHEON
Tüm tanrıların tapınağı anlamına gelen Pantheon ilk olarak M.Ö 27 yılında İmparator Augustus’un damadı Marcus Agrippa tarafından inşa ettirilmiş. Bugünkü halini Hadrianus zamanında almış. Ayasofya inşa edilene kadar (M.S 537) 44 metrelik kubbe yüksekliği ile Pantheon dünyanın en yüksek kubbeli yapısı idi. Kubbesinin çapı 43,3 metredir. 37 yaşında ölen Rafaell’ nun mezarı bu yapı içerisinde yer alır.
2. KUTSAL MELEK KALESİ (CASTEL SANT’ANGELO)
Roma İmparatoru Hadrianus’un mozolesi olarak yaptırılmış olan bu kale daha sonra hapishane ve çalkantı döneminde de papalar için bir sığınak olarak kullanılmıştır. Fatih Sultan Mehmet’in oğlu Cem Sultan 5 yıla yakın bir süre bu kalede hapsedilmiştir. Kalenin tepesine bir melek indiği rivayeti yüzünden kaleye Castel Sant’Angelo denmiştir.
3. VITTRIO EMANUELE II ABİDESİ (ALTARE DELLA PATRIA)
Roma’nın ünlü anıtlarından olan abide, şehrin hareketli meydanlarından Piazza Venezia’da yer alıyor. Altare Della Patria olarak da bilinen anıt, Giuseppe Sacconi tarafından Birleşmiş İtalya Krallığı’nın ilk kralı II. Vittorio Emanuele’yi onurlandırmak için 1885-1911 yılları arasında yapılmıştır.
4. NAVONA MEYDANI ( PIAZZA NAVONA)
Şehrin en hareketli ve güzel meydanlarından biridir. Gece gündüz sürekli hareketli olan meydanda 3 adet çeşme yer alır. Bunların en ünlüsü ise Bernini tarafından tasarlanan Dört Nehir Çeşmesidir.(Fontana dei Quattro Fiumi). İtalyan sanatçı ve mimar Gian Lorenzo Bernini’nin dünyanın dört büyük ırmağı olan Nil, Rio de la Plata, Ganj ve Tuna’dan ilham alarak tasarladığı şaheser niteliğinde bir çeşme. Elips biçimindeki meydanın bulunduğu alanda İmparator Domitian tarafından M.S 1. yüzyılda yaptırılan bir stadyum yer almaktaydı. 30.000 kişi kapasiteli olan stadyumun yıllar içinde yıkılması ile ve Papa X. Innocent (1644-1655) bölgenin yeniden düzenlenmesini istemesinin ardından Navona Meydanı hayat bulmuştur.
5. VILLA BORGHESE PARKI
Adını Borghese Ailesi’nden alan ve kentin kuzeydoğusunda bulunan bir Roma semti olan Borghese, içerisinde yer alan Villa Borghese (Borghese Bahçeleri), huzurlu, rahatlatıcı, mutluluk verici devasa 1700 dönümlük bir park. Villa Borghese kazları, martıları, meşe ağaçları, papağanları, gölleri, koruları yürüyüş yolları, çeşmeleri ve heykelleriyle şehrin içinde, hayat dolu, cıvıl cıvıl ve çoğu Romalıya göre kentin en güzel parkıdır.
6. TRASTEVERE
Eğer ki zamanınız kalıyorsa Trastevere’yi de görmenizi isterim. Burası şehir merkezden biraz uzakta dar sokakları eski evleri ile küçük şirin bir bölge. Burada şuraya gidin görün diye bir yer söz konusu değil. Sakinlik ve huzur içinde sokaklarında gezeceğiniz bir yer sadece. Zamanınız kalıyorsa uğrayın derim.
Kısa bir özet geçelim; Roma tahmininizden çok daha ucuz bir yer. Her ne kadar çeşmeye dilek tutup para atmış olsak da yolumuz buraya tekrar mutlaka düşmeli. Roma’yı gidilecek yerler listenize eklemeyi unutmayın.
Hoşça kalın, mutlu seyahatler…