Çaylar Bizden!

Şıkır şıkır ince belli bardakların, kırmızı demle buluşması ve ardından iki şekerle servis edilmesi Türklerin en sevdiği içecek olan çayın birleşimidir. Çin’den başlayarak tüm dünyaya yayılan çay, oldukça popüler bir içecek haline geldi. Farklı kültürlerde, farklı şekilde hazırlanan çaylar, her yörenin damak tadından bir pay almakta…

İngiltere: Süt ve şekerle ikram edilen İngiltere çayında, altın rengini yakalamak önemlidir.
Japonya: Matcha olarak adlandırılan yeşil bir çay içen Japonlar, bu tadı geleneksel çay seramonilerinde servis ederler.
Tibet: Uzun uzun demlenen çay, tereyağı ve tuz ile birleştirilerek servis edilir. Tereyağlı çaydan içmeyenler, Tibet’e gitmiş sayılmaz…
Fas: Faslılar çayı, nane ile eşleştirerek popüler bir içecek haline getirmişlerdir.
Tayvan: Sütlü inci çayı olarak adlandırılan Tayvan çayı, şeker şurubu ve Tapkoya incilerinin beraber pişirilmesi ile elde edilir.
Katar: Karak Chai denilen siyah çay, kaynatıldıktan sonra, süt ve şekerle tekrar kaynatılmasından elde edilir.
Güney Afrika: Rooibos bitkisinden elde edilen bir tür çaydır.
Moğolistan: Suutei Tsai adında bir çaya sahip olan Moğollar, bu çayı süt ve tuz ile pişirerek servis eder.
Çin: Çayın atası olan Çinliler’de çay çeşitleri oldukça fazla olsa da, top halindeki Pu-Erh çayı çok meşhurdur.
Kuveyt: Sunuluş bakımından Türk çayına benzeyen siyah çay Kuveyt’te, kakule ve safran ile birlikte demlenerek servis edilir.
Malezya: Teh Tarih adında bir isme sahip olan siyah çay, süt ve şekerle karıştırılarak soğuk şekilde servis edilir.
Türk: Siyah çayı çokça tüketen Türkler, çayı demlikte uzun uzun demledikten sonra ‘’tavşan kanı’’ rengini yakalamak isterler. Sadece şekerle servis edilen çay, Orta Asya’dan beri gelen semaverde de demlenebilir. Hatta semaver bir zamanlar şifa dağıtıcı olarak tabir edilmiştir.

Dünyada kişi başına 2.5 kg ile çay tüketiminden birinci sıraya oturan Türklerin, çaya ne kadar düşkün olduğunu anladıysak, çayın hikayesine de göz atabiliriz…

Çayın Tarihi

Taze olarak toplandıktan sonra kurutulup, suda haşlanarak aromalı bir içecek haline gelen çayın keşfi, Çin İmparatoru Shen Yung’un suya düşen bir çay yaprağını keşfetmesiyle başlar. 5000 yıl sonra çayın, Hollandalılar tarafından Avrupa’ya ulaştırılmasıyla tüm dünyaya yayılmıştır. İngiltere’nin önderliğinde ise Afrika’da yetiştirilen çay, 1900’lü yıllara kadar kahve tiryakisi olan Türklerle buluştuğunda ise, bambaşka bir kültürün doğmasına sebep oldu. Çin’den çıkıp Japonya’ya, Hollanda’dan Amerika’ya, İngiltere’den Afrika’ya ve diğer toplumlara ulaşan çay, bugün tüm dünyanın en çok içtiği içecek arasında, sudan sonra 2. sıraya oturuyor.

Çayda Yeni Bir Trend Beyaz Çay

1100 yılında sadece İmparator Hui Tsung ve ailesi için üretilen beyaz çay, yumuşak içimi ve bir var olup bir kaybolan narenciye tatlarıyla, günümüzde oldukça popüler bir tat. Beyaz çay, yeni filizlenmiş çay tomurcuklarının tek tek el ile toplanması ve gün ışığı ile kurutulmasıyla besin değerini koruyor. Demlendiğinde neredeyse renksiz olan bu çayın en bilinir çeşidi ise, Silver Neddle!

Gelin diğer çay çeşitlerine de bir göz atalım…

Yeşil Çay: Sıfır oksidizasyona tabi tutulan çay çeşididir. Erken baharda toplanan ve uzun uzun demlenen yeşil çay, insan sağlığına da oldukça yararlıdır. En çok Çin, Japonya ve Kore’de tüketilmektedir.
Sarı Çay: Sadece Çin’de üretilebilen sarı çay, ilk tomurcuk ve yaprakların toplanmasından sonra, yeşil haldeki acı tadın alınması için kağıt veya kumaş ile sarılmasından elde edilmektedir.
Oolong Çayı: 3 farklı çeşidi bulunan, %30 ve 80 arasında oksidizasyona uğrayan Oolong çayı, farklı şekil, aroma ve kokulara sahiptir.
Siyah Çay: Diğer çaylara oranla Batı’da daha çok tercih edilen siyah çay, %100 oksidizasyona tabi tutulmaktadır. Elle veya makine ile işlenen bu çayın tadı, bölgeden bölgeye değişmektedir.
Puerh Çayı: Çin’in Yunnan bölgesinde az bilinen bir çay çeşididir. Fermantasyona tabi tutulur, fakat oksidize edilmemektedir. Fermantasyondan sonra iyi şekilde muhafaza edilen Puerh çayı, yıllandıkça güzelleşir.
Aromalı Çay: Çayın doğal çiçek ve meyvelerin toplanıp, kurutularak harmanlanmasından meydana gelmektedir. Farklı damaklara hitap eden aromalı çayların en bilinenleri; Jasmine Pearls, Earl Grey ve Hint Chai’dir.

Çayın Faydaları
* Kolesterolü düşürür.
* Kanseri önler.
* Zayıflamaya yardımcıdır.
* Karaciğeri korur.
* Yağ yakımını hızlandırır.
* Beyni korur.
* Metabolizmayı hızlandırır.
* Sporda performans arttırıcıdır.
* Çay pansumanı yaraları hafifletir, göz rahatsızlıklarını giderir.
* Vücuttaki minerali dengeler.
* Zararlı maddeleri yok eder.

Çay Üzerine Sözler

Bir masada iki kişiyi birleştiren, uzun sohbetlerin arasında karıştırılan, biri açık biri koyu içilen çay; ayrılıkların, sevdaların, efkarın ve umudun timsalidir. Çay üzerine söylenmiş onca söz varken, bahsetmemek olmaz dedik. İşte o sözlerden bir kaçı…

* …çaycı getir ilaç kokulu çaydan, dakika düşelim senelik paydan…
Necip Fazıl Kısakürek

*Umudum benim kadınım, çayı en güzel sen demlersin.
Cemal Süreyya

*…anılarda kalırdı belki de zamanla ince bel, namussuz çay bile ince belli bardaktan verilmeseydi eğer…
Can Yücel

*…çay henüz her şey bitmedi demektir…
Cezmi Ersöz

*…çay bulaşıcıdır, efkar da…
Bekir Erdoğan

*biz çayın yalnızlığa iyi gelen tarafını da severiz…
Oğuz Atay

*…çay var içersen, ben var seversen, yol var gidersen…
Aşık Veysel

*…bir gün çay içelim seninle, çaylar benden manzara senden olsun…
Orhan Kemal

Bunlara da göz atın...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir